Giriş: İntrauterin fetus ölümü , 20. Gebelik haftasından sonraki veya gestasyonel hafta bilinmiyorsa normal gelişen bir fetusda 500 gr. üstünde doğum ağırlığına sahip fetusun intrauterin kaybıdır. Ölü doğum insidansı 5-32/1000 doğum arasında değişmektedir. Çalışmamızın amacı, intrauterin fetal ölüm olgularını incelemek, potansiyel risk faktörlerini ve etyolojik faktörleri araştırmaktır. Gereç ve Yöntem: Ocak 2012 – Aralık 2020 tarihleri arasında Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu Şehir Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniğinde in utero mort fetalis doğum yapan ve doğum bilgilerine ulaşılabilen toplam 90 gebenin kayıtları retrospektif olarak incelendi. Hastalar , demografik veriler ve istenmeyen kötü obstetrik sonuçlar yönünden değerlendirildi. Bulgular: Fatal ölüm ile sonuçlanan gebelerde, maternal yaş ortalaması 28,82 yaş olarak bulundu. 20 yaş altında %22,22 ;35 yaş üzerinde ise %28,88 oranında izlendi. Multiparite %63,33, multigravida % 70 olarak, yüksek oranlarda tespit edildi. Fetal kilo ortalaması 1882,77 gr ; gestasyonel hafta ortalaması 32,47 hafta olarak tespit edildi. En sık fatal ölüm 28-36 haftalar arasında görülmekteydi. Doğum şekli % 61,11’i normal doğum, %38,88 sezeryan şeklindeydi. Erkek bebek % 68,88% , kız bebek 31,11% oranında izlendi . Anemik hasta oranı %41,11 olarak tespit edildi. Hastaların %75,55 i preterm doğum yapmıştı ve %74,44 ‘i düşük doğum ağırlıklı bebeklerdi. İntrauterin gelişme geriliği % 31,11, oligohidramnios %12,22% , preeklampsi %26,66 , dekolman plasenta % 21,11 oranında izlenmişti. Sonuç: İntrauterin fetal ölüm , anne adayı ve ailesi için istenmeyen ve zor kabul edilen bir durumdur. Düzenli antenatal bakım fetal ölümlerin bir kısmını engelleyebilmektedir. Yüksek riskli gebeler belirlenmeli ve predispozan faktörler dikkate alınarak olası riskler azaltılmalıdır.
Anahtar Kelimeler: Dekolman plasenta, İntrauterin fetal ölüm, Preeklampsi, Prematürite
|