Amaç: Bu çalýþmanýn amacý, asemptomatik karaciðer kist hidatiði olan hastalarda cerrahi öncesi safra kaçaðý riskini gösteren herhangi bir prediktif faktör olup olmadýðýný belirlemektir.
Gereç ve Yöntem: Biz bu çalýþmada preoperatif labaratuar bulgularý, klinik bulgularý ve radyolojik incelemelerle safra yolu iþtiraký süphesi olmayan hastalarda, safra yolu iþtirakýný preoperatif dönemde belirleyebilecek baðýmsýz prognostik faktörleri araþtýrmayý amaçladýk. Ankara Numune Eðitim ve Araþtýrma Hastanesi 5. Cerrahi Kliniðine 1998 ve 2006 yýllarý arasýnda baþvuran 102 kist hidatik vakasý retrospektif olarak deðerlendirildi. yaþ, cins, labaratuar testleri, kist tipi, kist çapý, kist lokalizasyonu, intraoperatif safra kaçaðý mevcudiyeti ve varsa safra kacaðý için yapýlan prosedür, operasyon sekli, postoperatif bilyer fistül varlýðý ve bilyer fistülün kapanma zamaný kaydedildi
Bulgular ve Sonuç: Tüm veriler SPSS 11.0 istatistik programý kullanýlarak biriktirilip analiz edildi. 2 grup arasýnda yaþ, cinsiyet, kist tipi, ALP, GGT, ALT, AST, bilirubin seviyeleri açýsýndan fark bulunmadý. Operasyon þekliyle bilier kaçak arasýnda anlamlý iliþki saptanmadý. Bilier kaçak geliþen grupta ortalama kist çapý 10.2 cm iken geliþmeyen grupta 6.1 cm’di. Iki grup arasýndaki fark anlamlý idi. Bu sonuç kist çapý ile kistobiliyer kaçak arasýnda direkt iliþki olabileceðini düþündürmektedir. Kist çapýndaki cut-off deðeri 7.5 cm kabul edildiðinde spesifite ve sensitivite deðerleri sýrasýyla %73 ve %79. Sonuç olarak; çalýþmamýz kist çapý 7, 5 cm’den büyük olmasýnýn intraoperatif safra kaçaðý ve postoperatif fistül oluþumu için bir risk faktörü olduðunu göstermektedir. Bu hastalarda cerrahi giriþim öncesi ERCP uygulanmalýdýr.
Anahtar Kelimeler: Kist hidatik, Safra fistülü, Cerrahi
|
