Günümüzde bireylerin fiziksel aktivite konusunda bilgi seviyesinin yetersiz olmasý, fiziksel aktivitenin saðlýk için öneminin yeterince anlaþýlamamasý ve hareketsiz yaþam tarzýnýn benimsenmesi obezite, kalp-damar hastalýklarý, hipertansiyon, diyabet, osteoporoz gibi toplum saðlýðý sorunlarýnýn görülme sýklýðýný arttýrmaktadýr (1). Dünya genelinde fiziksel inaktivite oraný kadýnlarda (%23,7), erkeklere göre (%18,9) daha yüksek olduðu belirtilmekle birlikte gebelik süresince kadýnlarda aktivitenin azaldýðý belirtilmektedir (2).
Hamilelik sýrasýnda da fiziksel aktivite anne ve bebek saðlýðý için önemlidir ve oluþabilecek komplikasyonlarý azaltabilir. Hamilelerin düzenli fiziksel aktivite yapmasý, fiziksel uygunluðu korumakta ve geliþtirmekte, kilo kontrolüne yardým etmekte, obes kadýnlarda gestasyonel diabet riskini azaltmakta ve psikolojik iyilik halinin oluþmasýný saðlamaktadýr (3)
Amerika Birleþik Devletleri Saðlýk ve Sosyal Hizmetler Bakanlýðý tarafýndan 2008 yýlýnda yayýmlanan Amerikalýlar için Fiziksel Aktivite Rehberi’nde gebelik ve postpartum döneminde bulunan kadýnlar için haftada en az 150 dakika orta seviyede fiziksel aktivite (tempolu yürüyüþe eþdeðer) önerilmiþtir. Amerikan Obstetrisyenler ve Jinekologlar Birliði de komplike gebeliði olmayan kadýnlara 20. gebelik haftasýndan sonra temas sporlarý ve sýrtüstü pozisyon aktiviteleri gibi faaliyetlerden kaçýnmak þartýyla düzenli fiziksel aktivite yapmalarýný önermektedir (4). Ülkemizde de gebe kadýnlarýn gebelik dönemi egzersizleri hakkýnda yeterli bilgiye sahip olmamalarý ve gebelikte egzersiz yapýlma oranýn düþük olmasý dikkat çekmektedir (5,6).
Bu derlemede öncelik amaç gebelikte fiziksel aktivitenin öneminin dikkat çeken yönlerini açýklamak ve bildirmektir. Bu derlemenin temel amacý ise fiziksel aktivite kavramýný belirli hale getirmektir.
ORCID NO: 0000-0002-8598-4445
Anahtar Kelimeler: Fiziksel Aktivite, Gebelik, Saðlýk
|
