BİLDİRİLER

BİLDİRİ DETAY

Necla GÜRDAL
NEOADJUVAN KEMORADYOTERAPİ UYGULANAN ÖZOFAGUS KANSERLİ HASTALARDA PROGNOSTİK NÜTRİSYONEL İNDEKSİN KLİNİK ÖNEMİ
 
Amaç: İlerleyen teknik gelişmeler ve trimodal güncel tedavi yaklaşımlarına rağmen özofagus kanseri halen yüksek morbidite ve mortaliteyle seyreden hastalıklar arasında yer almaktadır. Bu nedenle sağ kalım üzerinde etkili faktörler gerek klinik ve biyokimyasal sahada gerekse moleküler ve immunhistokimyasal alanda artarak araştırılmaya devam edilmektedir. Yapılan pek çok çalışmada serum albümin düzeylerinin nutrisyonel ve enflamatuar süreci değerlendirmede etkin olduğu gösterilmiştir. Tanı sürecinde çoğunlukla disfaji ve progresif kilo kaybı bulunan bu grup hastalarda tedavi seyrindeki enfektif morbid komplikasyonlar ve mortalite riski açısından albümin düzeylerinin önemi vurgulanmaktadır. Bunun yanısıra serum albümin ve mutlak lenfosit değerleri baz alınarak hesaplanan prognostik nutrisyonel indeksin (PNI) de nutrisyonla yakın ilişkili olan gastrointestinal sistem solid kanserlerinde prediktif değeri araştırılmaktadır. Bu çalışmada, neoadjuvan kemoradyoterapi (KRT) uyguladığımız özofagus kanserli hastalarda tedavi süreci ile ilişkili parametrelerin ve PNI’nın sağ kalıma etkisi irdelenmiştir. Gereç ve Yöntem: Özofagus ca tanısı ile 2013-2021 yılları arasında merkezimizde tedavi gören hastalardan klinik evre 2-3 ; neoadjuvan KRT ve cerrahi planlanan 65 hasta çalışmaya dahil edilmiştir. Tüm hastaların tedavi öncesi hemoglobin, trombosit, lökosit, lenfosit , nötrofil, albümin, CEA ve CA19.9 değerleri geriye dönük incelenmiştir. PNI değeri ‘10×serum albumin (g/dl)+0.005 × mutlak lenfosit sayısı (/mm3)’ formülü kullanılarak hesaplanmıştır. Klinik ve istatistiksel olarak anlamlılık gösteren bağımsız prediktif faktörler Cox regresyon sağ kalım analizi ile değerlendirilmiştir. Bulgular: Çalışmaya dahil edilen hastaların cinsiyet dağılımı benzer olup medyan yaş 62’dir. Olguların %84’ü SCC iken %16’ si adenoca olarak gözlenmiştir. Klinik lenf nodu pozitifliği hastaların %57’sinde mevcuttur. Tümör yerleşim yeri hastaların %12 ‘sinde servikal , % 11’inde üst torasik , %29’inde orta torasik ve % 48’inde alt torasik/distal özofagus yerleşimlidir. Uygulanan RT dozu medyan 50,4 Gy (45-68Gy)’dir. Temel istatistiksel analizde cinsiyet (p=0.012), albümin (p<0.001) , lenfosit (p=0.003), nötrofil-lenfosit oranı (p=0.007) ve PNI‘nın (p<0.001) mortalite üzerinde etkili olabileceği gözlenmiş olup yapılan sağ kalım analizlerinde PNI , mortaliteyi ön görmede bağımsız prediktif faktör olarak bulunmuştur (hazard ratio: 0.74, 95% confidence interval: 0.63-0.86, p<0.001) . Sonuç: Özofagus ca tanılı hastalarda prognostik nutrisyonel indeks sağ kalımı ön görmede bağımsız prediktif faktörler arasında yer almaktadır ve tedavi öncesi süreçten itibaren yakın takip edilmesi gereken bir parametre olduğu göz önünde bulundurulmalıdır.

Anahtar Kelimeler: Özofagus kanseri, Prognostik nutrisyonel indeks , Kemoradyoterapi



 


Keywords: